Muş’un Varto ilçesinin karaköy köyünde doğmuştur. Nesebi Peygamber efendimizin (s.a.v) amcası Hazreti Abbas’a (r.a) dayanmaktadır. Babası Şeyh Ahmed Karaköy-i (k.s) büyük alim ve mürşid Şeyh Fethullah Verkanis-i hazretlerinin halifesidir.

İLİM TAHSİLİ:

İlim tahsilini önceleri ”Melekend” köyünde yapar, ardından Şeyh Fethullah-i Verkanisi’nin (k.s) Bitlisteki medresesinde yanında okur. Bununda ardından Hazret’in (k.s) halifesi olan Üstad Molla Abdulkerim (k.s) yanında okur ve Şeyh Fethullah hazretlerinin oğlu Şeyh Alaaddin (k.s) ile birlikte bu zattan icazet alırlar.

Şeyh Mahmud (k.s) kendisi anlatıyor: ”Ben Şeyh Fethullah-i Verkanisi’nin yanında ilim tahsil ettiğim zaman, nakışlı şalvarı sevdiğimden kendime bir tane nakışlı şalvar almıştım. Üstadım Şeyh Fethullah beni görünce, bana nasihat açısından şunları söyledi: Mahmud sen diğer öğrencilere bakma, eline para geçtiği zaman o para ile kitap al ve bu şalvardan daha ucuzunu giy. Ben hemen o şalvarı satıp üstadımın dediğini yerine getirdim. Artık bu nasihat benim için vazgeçilmez bir emir oldu.”

Yine Şeyh Mahmud-i Karaköy (k.s) anlatır: Ben Melekend köyünde talebe iken, Hazret Şeyh Muhammed Dıyaeddin (k.s) ve kendisi ile beraber büyük bir topluluk oraya geldi. Hazret (k.s) gideceği zaman bütün topluluk onunla beraber kalktı, bende onlarla beraberdim. Sonradan insanlar küçük gruplar halinde onları uğurlayıp geri dönerken ben ve iki arkadaşım Hazret’ten ayrılmadık onunla beraber yürüdük, artık bizimde geri dönmemizin zamanı geldiğinde Hazret (k.s) bana: ”Baban Molla Ahmed büyük şeyhin (Şeyh Fethullah) kardeşin Molla Muhammed Taşkesenli Şeyh Ahmed’in (k.s) payı idi. Sen ise benim kısmetimsin” dedi.

Şeyh Mahmud-i Karaköy (k.s) anlatır: Bitlisteki medresede talebe iken, birden bir bela gibi üzerimize veba hastalığı geldi, üstadımın büyük eşi ve hizmetçisi dışında herkes hasta oldu. Büyük küçük bir çok insan bu hastalıktan vefat etti. Bende hastalandım ve hastalık dönemimde bir gece rüyamda munevver bir zat bana doğru gelerek şöyle dedi. ”Ölmekten korkuyor musun” ? Bende cevaben; Hayır dedim, yine bana ”ölmekten korkma, sen uzun bir ömür yaşayacaksın ve Şeyh Mahmud el-manevi diye meşhur olacaksın” dedi.

Gerçektende Şeyh Mahmud (k.s) uzun bir ömür yaşadı ve hemde aynı isimle lakaplanıp tarikat silsilesinde ismi öyle okunmaya başlandı.

TARİKATA GİRİŞİ VE HİLAFET ALIŞI

Şeyh Mahmud (k.s) ilim tahsilini bitirip icazet aldıktan hemen sonra aynı zamanda ilk şeyhi olan Şeyh Fethullah-i Verkanisi (k.s) vefat etmiş olduğundan doğruca Hazret’in (k.s) yanına gidip tarikata intisap etti ve amel etmeye başlar, her gün bir makamadan diğer bir makama yükselerek kendini mükemmel bir duruma getirir ve nihayetinde hilafet alır. Bir gün demirci köyünde Hazret’in (k.s) yanında sulükte iken, Hazret eve gelip hanımına ”Hazır olan yiyecek bir şey varmı ? ” diye sorar. Hanımıda ”ekmek, yayık ayranı ve sütten başka birşey yoktur” der. Hazret ise o esnada sevinçle bir baştan bir başa gidip gelerek şöyle der: ”Demirci köyünde ulema, talebe ve sâlikler çoktur. Üstad-ı azamın (Şeyh Abdurrahman-i Tahi) evinde de Şeyh Mahmud-i Karaköy gibi biri vardır, bu büyük nimetten dolayı şükür etmek üzerimize vacibtir.”

Büyük şeyh Şeyh Fethullah Verkanis-i hazretlerinin oğlu Şeyh Alaaddin (k.s) anlatır: ”Bir gün Norşinde divanda Hazretin (k.s) halifelerinden konuşulmaya başlandı, bende onlara dedim ki; ”Şeyh Mahmud-i Karaköy Hazret’in yanında en yüce yerde ve en fazla muhabbet duyulan kişi idi.”

Hazret’in (k.s) yeğeni Şeyh Masum anlatır: Bir gün evde iken şafaktan evvel birisinin damın üzerinde dolaştığını hissettim, dışarı çıkıp baktığımda, Hazret’in damda bir baştan bir başa gidip geldiğini gördüm. Beni görünce yanına çağırdı ve ”Bana bir sigara sar” dedi. Bende sarıp verdiğimde bana; ”Biliyor musun ben burada Marnik köyündeki Şeyh Mahmud’un kokusunu alarak ferahlıyorum” dedi. Halbuki Norşin ile Marnik köyünün arası iki üç saat mesafe idi.

Şeyh Mahmud, Hazretin kardeşi Şeyh Muhammed Said, hazretin oğlu Molla Fethullah, Şeyh Alaaddin (k.s) Molla Abdulkerim, Şeyh Mahmud’un babası Şeyh Ahmed-i Karaköy, Hacı Resul-i Karaköy, Molla İbrahim Neynik-i ve Hazretinde (k.s) bulunduğu bir kafile ile Hicri 1325 te Hacc’a giderler. Medineye vardıklarında Şeyh Mahmud orda kalmak ister ve durumu babasına söyler. Babası onu vazgeçiremeyince oğlunun şeyhi olan Hazret’e (k.s) durumu açar. Hazret biraz düşünür ve Şeyh Mahmudu çağırır ve derki ” Molla Mahmud sen şimdi babanla beraber evine geri dön. İnşaallah ileriki zamanda yine mübarek bir beldeye gideceksin!” Bu söz üzerine Şeyh Mahmud emre itaat ederek geri döner. Bu olaydan sonra yıllar geçer zaman gelir ve Hazretin sözü çıkar. Şeyh Mahmud (k.s) Suriye yerleşir ve orda vefat eder.

Şeyh Mahmud (k.s) memleketi terk edip Suriye’ye yerleşmesinin sebebi şu olaydır. O zamanlar Nuh bey’in yanında Molla Mahmud diye birisi vardı, hükümet Kürtlerin liderlerine baskıyı arttırınca bu Molla Mahmudu hükümet ister, aynı zamanda Şeyh Mahmud’ta Molla Mahmud olarak tanınmasından dolayı onuda isterler, işte bunun için Şeyh Mahmud (k.s) kalkıp Suriye’ye gider burada rahatlar ve zamanla tanınıp etrafına insanlar toplanır, iyi bir irşad ve tedrisat görevini yerine getirir, bir çok talebeye icazet verir ve aynı şekilde bir çok salikede tarikat hilafeti verir.

Şeyh Mahmud (k.s) önceleri Telilon köyünde kalır, oradan Şam’a gider orada Salihiye semtinde bir müddet kalıti yine Telilon köyüne döner, ardından evini Medine-i muneverreye götürür, sonra tekrar Telilon köyüne gelir. Bu dolaşmaların sebebi, aşırı ziyaret isteği ve cezbe istağrakın fazlalığından yerinde duramaması idi.

İlime ve ilim talebelerine o kadar önem verirdi ki kendi evlatlarından ayırmazdı. Hazret’in (k.s) hulefalarından Şeyh Alaaddin’in (k.s) vefatından sonra bütün salikleri ve çocukları Şeyh Mahmudun (k.s) yanına gidip tevbe ettiler bu tevbeden sonra zaman zaman Suriye’ye gidip gelip Şeyh Mahmudu ziyaret ediyorlardı ve kısa zamanda sulüklerini tamamlıyıp halifelik alanlar oldu.

Şeyh Fethullah-i Verkanisi hazretlerinin oğlu Şeyh Alaaddin (k.s) oğlu Şeyh Asım (k.s) anlatır: ”Babam Şeyh Alaaddin’in vefatından sonra bize taziyede bulunarak büyük üzüntüsünü bildirip dedi ki; İstedim ki önce ben vefat edeyim, Şeyh Alaaddin’de benden üç yıl sonra vefat etsin. Ancak rabbimiz böyle istedi ve öyle oldu.! Bunu anlatmak anlatmasındaki maksadın, kendisinin daha önce böyle niyet ettiği, fakat kabul edilmeyerek kendisinin babamızdan üç yıl sonra vefat edeceğini bilmesidir. Gerçekten de öyle oldu ve tam üçyıl sonra vefat etti.”

Şeyh Asım (k.s) anlatır: ”Biz Telilon köyüne gittiğimizde, Şeyh Mahmudun namaz, zikir, kur’an okuma ve tefekkür gibi ibadetlerinin dahada fazlalaştığını gördük. Şeyh Mahmudun (k.s) daha önceki adetlerinden biri perşembe günleri teveccüh yapması idi. Biz oraya gittiğimizde Hazretin torunu Şeyh Nasır ve abim Şeyh Halid ondan Pazartesi günüde teveccüh yapmasını rica ettiler. Şeyh Mahmud (k.s) onları kırmayıp Pazartesi günleride teveccüh yapmaya başladı. O kış mevsiminde onlarda ve bizde devamlı artan bir muhabbet ve şevk hasıl oldu, burada anlatılmayacak çok şeyler ortaya çıktı. O senenin sonbaharında ise abim Şeyh Mazhar ziyaretine gider ve iki buçuk ay kaldıktan sonra hilafet alır. Halifelik verilmesi esnasında Şeyh Mahmud (k.s) ona ” Sizin lambalarınız zeytinyağı ile zaten doludur” dedi. İşte o sonbahardan sonraki kışta abim Şeyh Halid’e ve Hazretin (k.s) torunu Şeyh Takıyeddin’e hilafet verir. Ve bu iki halife hilafet aldıkları sonbaharu ve kışı orda geçirdikten sonra ilkbaharda anca evlerine dönmüşlerdir. Şeyh Mahmud (k.s) 1944 yılında vefat eder ve Şam’da defin edilir.

ŞEYH MAHMUD KARAKÖY-İ (K.S) HALİFELERİ

1) Şeyh Takıyeddin Norşini (k.s) Hazret’in (k.s) torunudur.

2) Şeyh Mazhar Ohin-i (k.s) Şeyh Alaaddin Verkanisi’nin (k.s) torunudur.

3) Şeyh Halid Ohin-i (k.s) Şeyh Alaaddin Verkanisi’nin (k.s) torunudur.

4) Molla Abdulkadir El Kırherini (k.s) Nusaybin Dukuk köyünden

5) Şeyh Cüneyd Zokayd-i (k.s) Şeyh Mahmud Zokayd-i (k.s) hazretlerinin oğludur.

6)Şeyh Halid Karaköy-i (k.s) Şeyh Mahmud’un (k.s) kardeşidir.

7)Molla Ali (k.s) Mardin Hırhır köyünden

8) Şeyh Muhammed İsa (k.s) Şeyh Mahmud’un (k.s) oğludur.

9)Şeyh Abdulalim (k.s) Şeyh Mahmud’un (k.s) kız kardeşinin oğludur.

10)Molla Abdulaziz (k.s) Şamlıdır.

11) Molla Seyfeddin bin Şeyh Sun’ullah Verkanisi (k.s)

12) Şeyh Abdulbaki Karaköy-i (k.s) Şeyh Mahmud’un (k.s) yeğenidir.